Çocuk ve Mülteci
Mülteci çocuklar ve akran zorbalığı görmezden gelemeyeceğimiz bir sorun halini almıştır. Mülteci çocuklar, yaşadıkları zorlu göç sürecinin ardından yeni bir ülkeye uyum sağlamaya çalışırken, maalesef akran zorbalığı gibi ek bir sorunla daha karşı karşıya kalabiliyorlar. Bu durum, çocukların hem fiziksel hem de psikolojik sağlığını olumsuz etkileyerek, geleceklerine dair umutlarını sarsabiliyor.Neden Mülteci Çocuklar Zorbalığa Daha Çok Maruz Kalıyor?hiç düşündünüz mü yada neden mülteci cocuklara zorbaca davranıyoruz? Dil, kültür, din gibi farklılıklar, çocukların diğer akranlarından ayrışmasına ve hedef haline gelmesine neden olabiliyor.Mülteciler hakkındaki olumsuz önyargılar, çocukların diğer öğrenciler tarafından dışlanmasına ve zorbalığa uğramasına yol açabiliyor. Sadecebu değil haberlerden cevreden duydugumz yanlı yada yanlış haberleri cocuklarımızın yanında kin ve öfkeyle ırkcı bir tavırla paylaşmamız masum yavrularımızı zorbalığa yönlendiriyor. Yeni bir çevreye uyum sağlama sürecinde yaşanan zorluklar, çocukların kendilerini savunmasız hissetmelerine ve zorbalığa karşı daha açık hale gelmelerine neden oluyor.Yetişkin insanların bu cocuklara tüm dünyanın sucunu yüklemeleri tuz biber oluyor. Dil engeli ve farklı kültürlerden gelme, çocukların sosyal becerilerini geliştirmelerini zorlaştırarak, akran ilişkilerinde güçlükler yaşamasına neden oluyor.öğretmen öğrenci ilişkilerinide sekteye uğratıyor. Akran zorbalığının çocuklardaki etkileri psikolojik travma, özgüven eksikliği okul başarısızlığı , sosyal izalasyon,stres bozukluğu gibi travmalara sebep oluyor.
Peki ne yapılmalı savaş maduru bu masum cocuklar için , ülkesini kültürünü geride bırakarak kendisi için hiçte kokay olmayan bu hayatın içine doğan bu çocuklar için ne yapılmalı? Farkındalık oluşturulmalı;Hem yetişkinler hem de çocuklar arasında mülteci çocuklara karşı duyarlılık ve empati geliştirmek için farkındalık çalışmaları yapılmalı.Okullarda zorbalıkla mücadele programları düzenlenmeli, öğretmenler ve öğrenciler bu konuda eğitilmeli.Mülteci çocuklara psikolojik destek sağlanmalı, gerekirse terapiye yönlendirilmeli.Medya ve sivil toplum kuruluşları aracılığıyla mülteci çocuklara karşı olumsuz tutumların değiştirilmesi için çalışmalar yapılmalı.
Mülteci çocukların yaşadığı zorbalık sorununu çözmek için tüm paydaşların ortak çalışması ve duyarlılık göstermesi büyük önem taşıyor. Unutmayalım ki, her çocuk güvenli, mutlu ve huzurlu bir ortamda büyümeyi hak ediyor.ırk dil din ayrımı olmadan tüm çocukların masum olduğunu unutmamalı kindar bir dil ile değil sevgi dolu kucaklayıcı bir dille büyütülmelidir . Topluma kazandırılmamış her cocuk kendi cocuğunuzun önüne çıkardığınız bir engeldir!
"Bazen düşünüyorum, belki de dünya bir sınıftır ve bizler de farklı ülkelerden gelen öğrencileriz. Bu sınıfta herkesin farklı bir dili, farklı bir kültürü var. Ama önemli olan, birbirimizi anlamaya çalışmak ve bir arada yaşamayı öğrenmek değil mi?"
Seda KÜÇÜKKOÇ / 2024
Peki ne yapılmalı savaş maduru bu masum cocuklar için , ülkesini kültürünü geride bırakarak kendisi için hiçte kokay olmayan bu hayatın içine doğan bu çocuklar için ne yapılmalı? Farkındalık oluşturulmalı;Hem yetişkinler hem de çocuklar arasında mülteci çocuklara karşı duyarlılık ve empati geliştirmek için farkındalık çalışmaları yapılmalı.Okullarda zorbalıkla mücadele programları düzenlenmeli, öğretmenler ve öğrenciler bu konuda eğitilmeli.Mülteci çocuklara psikolojik destek sağlanmalı, gerekirse terapiye yönlendirilmeli.Medya ve sivil toplum kuruluşları aracılığıyla mülteci çocuklara karşı olumsuz tutumların değiştirilmesi için çalışmalar yapılmalı.
Mülteci çocukların yaşadığı zorbalık sorununu çözmek için tüm paydaşların ortak çalışması ve duyarlılık göstermesi büyük önem taşıyor. Unutmayalım ki, her çocuk güvenli, mutlu ve huzurlu bir ortamda büyümeyi hak ediyor.ırk dil din ayrımı olmadan tüm çocukların masum olduğunu unutmamalı kindar bir dil ile değil sevgi dolu kucaklayıcı bir dille büyütülmelidir . Topluma kazandırılmamış her cocuk kendi cocuğunuzun önüne çıkardığınız bir engeldir!
"Bazen düşünüyorum, belki de dünya bir sınıftır ve bizler de farklı ülkelerden gelen öğrencileriz. Bu sınıfta herkesin farklı bir dili, farklı bir kültürü var. Ama önemli olan, birbirimizi anlamaya çalışmak ve bir arada yaşamayı öğrenmek değil mi?"
Seda KÜÇÜKKOÇ / 2024